anevrizma etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
anevrizma etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23.05.2013

Iyi haberler

Evet sonunda  6 aylik sure bitti ve coumadin (kan sulandirici ilaç) ile yollarimi ayirdim. Kendisine minnettarim ama ne olur en azindan seksen yasina kadar bir daha gorusmeyelim. Bobreklerim ve moralim iyi simdi hayat boyu aspirin kullanacagim. Aylardir yiyemedigim salata her turlu yesillik, lahana, zerdecal, zencefil gunlerim basladi, ilk isim koca bir kase salata yemek oldu. Bahceden bolca maydanoz, nane, mercankosk, ayi sarimsagi topladim hemen bir anti toksin corbasi aigo boulido yaptim. Dun aksamda isirgan çorbasi mamma mia. Yine yesillendi findik dallari :) ve gonlum.
Hodan

sifali bitkiler spirali

adacayi arkada mercankosk ve sarimsak var

ayi sarimsaklari

hayat ayi sarimsagi cicegi beyazliginda ve safliginda olsun hepimize

Ikinci guzel haber Tijen Inaltong'un "Her gune bir yemek "adli kitabi yeni baskisiyla tamamen yenilenmis olarak cikti. Ustelik Turk basin tarihinde dergilerden sonra ilk defa bende hemde en sevdigim yazarin kitabinda tam 7 tarif ve fotograflarimla yer aldim. Kendi adimi bir kitapta basili gormek bambaska bir duygu sevincten havalara uctum. Tekrar çok tesekkurler Tijencim. Kitabi Yapi Kredi yayinlarinda veya internette yuzde otuz indirimli bulabilirsiniz.

Bundan iyisi samda kayisi sukurler olsun.

17.11.2012

Bana ne oldu? ikinci anevrizma

Iki  hafta once bir cuma gunu sabah kalktim. Kafamda aksamdan pisirdigim balkabaklarini kurabiyeye cevirmek vardi. Mutlu muydum ya da baska birsey dusunuyormuydum hatirlamiyorum. 
&
Tuvalete gittim korkunç bir agriyla ciktim. Leo yanimdaydi esim yoktu. Leo gormesin diye bahceye ciktim agri kusma. Biliyordum basima ne gelmekte oldugunu, ben bunu bes sene once yasadim.Leo geldi inlemelerime boyle yapma diye beni azarladi kuzum. Bes sene once sag bobregimin yuzde otuzunu yitirmistim ama bir daha olmayacak dedi Turkiye'deki, Fransa'daki doktorlar. Bir eve ucak carpmasi gibi bir daha olmazmis. Bobrek atardamari yirtilmasi sonucu pihti ve organ olumu. Esimi aradim acile gittik. Iki buklum agrilarlar bobrek anevrezmasi geciriyorum bana heparin(kan sulandirici) verin dedim. Kimse dedigimi ikiletmedi. Romanya'liydi acil doktoru. Iki yollari kesisen yabanci. Tabi bu hastaligi bilmiyor, o kadar ender gorulen bir durum ki. Fransa'da 200 vaka gorulmus. Serum verilmeye baslandi arada gidip scan cekildi evet teshisim dogru bobrek anevrizmasi ve bobregimin yuzde yirmisi gitmis. O ana kadar belki bobrek tasi dusuruyorumdur diye avunmaya calisiyorduk esimle. Agrim yavasca azaldi. Benim doktorum Caen'da dedim Romanya'li doktor siz mi ben mi arayayim dedi çok komikti bizden daha çaresiz gozukuyordu. Ismini heceledik anlayamadi ah baska bir yabanci:=) Biraz sonra geldi, emekli olmus benim doktor yine de o hastaneye nakledilmek istermisin diye sordu. Ameliyatla durdurulabilecegini zannediyor ona çare ariyordu. Halbuki ameliyat bir çare degil bu durumda.  Sonra Nefreloji bolumunu aradi ve benim yakisikli doktorum geldi. Allahtan daha once ysadigi tecrubesi oldugu bir konuymus. Hemen 5. kattaki servise alindim. Buraya kadar iyiydi, idare ediyordum, esim fotografimi cekiyor gulumsuyorum. Derin bir tahrip yok idare ediyorum. Haftsasonu nispeten sakince gecti Heparin'e devam ve coumadin (alti ay kullanacagim kan sulandirici) almaya basladim içim rahat bu is bitti. Ancak coumarin seviyesini ayarlamak biraz zaman aliyor. Doktora pazartesi cikayim diye baski yapiyorum saliya erteleniyor. Sali agrilarim basliyor carsambaya erteleniyor derken ikinci bolum basliyor.
&
Ikinci bolum çok acili, agri kesiciler, damardan verilen ilaclara ragmen geçmeyen bir aci morfin donemim basliyor. Gunler, saatler, sesler kayboluyor, sesim cikmiyor ama sadece acim var onu hatirliyorum. Dayanilmaz bir acim var ve bu oyle bir aci ki bobregimi kaybediyorum oksijen gidemediginden oluyor zavalli bobregim. Bir sey yapamamanin çaresizligi bobregim gidiyor...Sanirim iki gun surdu bu donem. Sonra yavas yavas morfin kesildi. Bobregimin kaybi yuzde elliye ulasmis. Hala benimle ama, hala calisiyor. Sukurler olsun. Sonraki donem daha once yasadiklarim gibi olu hucrelerin verdigi agri ve ates. Bagirsak problemleri. Yavas yavas sis perdesi aralanirken ben hareketlenebildim. Hastane koridorlarinda yuruyebilmeye basladim. Ben bolumdeki genc hastayim diger hastalari ziyarete gelen cocuklari bile benden buyuk. Nefroloji bolumu diyaliz hastalari var yani beterin beteri var. Kollarim delik desik ama nedir ki lafi olmaz. Oglum geliyor beni gormeye ama huysuzlaniyor belli ki beni boyle gormek istemiyor uzatmiyoruz ziyareti.Bes katli bir hastane resmi cizmis disavurumcu arkadas serumlar, hemsireler, yataklar tam tekmilli hastanen ama icinde ben yokum! O aci veren dayanilmaz donemde telefon edenlerle konusamiyorum kim aradi etti hatirlayamiyorum esim cevap veriyor. Degisen vardiyalar degisen hemsireler, hastabakicilar hep Fransa'da hastaneye yatmaktan korkardim naz cekmiyor cok sertler diye. Oyle degil hepsi çok yumusak, iyi canla basla calisiyorlar o an en muhtac oldugum insanlar onlar. Morfin kafasiyla kotu kranlik canavarimsi yuzler goruyorum ama zihnimi isgal etmelerine izin vermiyorum. Aciya dayanmak kendime umut vermek icin surekli meditasyon yapiyorum, organlarimi teker tekerk seviyorum sari sifa verici bir isigin tum artlerimi actigini hayal ediyorum biraz iyi geliyor. Dualar ediyorum inanmaya calisarak. On gun kaldim hastanede sonunda ciktim. Sis perdesi aralanir gibi. Kotu bir kabusu hatirlayip içinizin titremesi gibi, ancak yavas yavas hafifliyor yasadiklarim. Sukrediyorum yasadigim, nefes alabildigim oglusumu gorebildigim icin. Annem geldi dun sanki hersey daha bir yoluna girdi. hala cok yorgunum uzun konusamiyorum diyaframim kitleniyor. Sukretmekle mesgulum ya beyin ya kalp arterlinden birine olsaydi. Bes sene once yasadiklarimi yazdigimda  kendi duygularima yer vermemisim. Simdi yaziyorum arada sacma sapan seylere sikildigim zaman okumak icin, neyin onemli oldugunu kendime hatirlatmak icin...

Ani olan bir sey bu bilinen bir nedeni yok. Dusundugumde son iki aydir kendimi surukledigim sikinti kuyulari disinda elimde birsey kalmiyor. Kolestrolum, sekerim yok, genetik rahatsizligim yok, sigara icmiyorum, dogum kontrol hapi kullanmiyorum,  darbe almadim. Bes sene oncede arastirmislardi simdi yeniden arastiracaklar nedenini bulmak icin çunku bundan sonrasi onemli. Iki bobregimde kirpildi ama hala calisiyorlar ve benimleler allaha sukur. Hayatim boyunca saglikli beslenmeye takintili oldum organik yiyecege yoneldim olmadi kendim yetistirdim çok saglikli oldugumu dusunurken gelen tokatlar bunlar. Beni kendime getiren. Bir ihtiyar gibi yavas hareket ettigim nekahat donemimimde ben nereye kosuyordum diyorum kendime? neden bu kadar acelem vardi neyi yetistirmeye calisiyordum. Neden vucudumu kendimi oturup iki dakika dinleyemedim. Kendini patlatacak kadar stres yaratmaya degen birsey var miydi gercekten ortada? Yoktu. Bedenim organlarim sizden ozur dilerim.

Hastaliklari anlamak benim çozebilecegim birsey degil belki ama hastalara bakinca cok fazla ortak nokta bulamiyorum. Neyse isin ozu yasiyorum, nefes aliyorum, sukrediyorum. Bu  sureci uzakta olmalarina ragmen benimle beraber yasayan destek mesajlarini ve dualarini esirgemeyen comert ve iyi arkadaslarima, dostlarima minnettarim. Sagolun varolun aldigimiz her nefes degerli arada hatirlamak ve mumkunse hic unutmamak lazim.....

Tedavi suresince kan sulandirici ilaç kullanacagim daha once yaptim gene yaparim diye umud ediyorum. Beslenme duzenim tamamen degisti yesil yapraklilar yok, aslinda tamamen kesmeyin diyorlar ama ben daha once nasil yapiyordum tam hatirlayamiyorum. O da duzene girecek çok yakinda umarim. Saglicakla kalin...

27.12.2009

3mm

Ben onunla ilgili planlar kurarken hayat yine bildigini okudu. Oglum 2 gun 40 atesle yatti tam gecti derken atesi 5.gun yine cikti o gun Noel'di doktor, eczane bulmak cok zordu. Yetmedi diyaframim korkunc agridi, iki sene once bobrek arteri anevrizmasi gecirmis biri olarak acil servise gittik cunku sadece orda IRM yapabilileceklerdi. Baska turlu anlama imkani yok bu sinsi sanciyi. 8 saat acilde sagim solum olmek uzere gibi gozuken avuc ici kadar kalmis yaslilarla doluydu. Aglayan hasta cocuklar cabasi. Boyle mi olacak sonumuz sedye ustunde avuc ici kadar kalmak. Ben yasliliktan bundan korkuyorum yoksa oramin buramin kirismasi umrumda degil. Aksam 8'de doktor yanima geldi 3 mm kabarma varmis arterde ama eskisinin kalintisi mi yeni olusum mu bilemiyor o zamandan kalma rontgenler tabiki yanimda yok acil eve donmemiz lazim! Esim tum o saatleri benimle beraber gecirdi kesin mikrop kapmisimdir dedi eve geldik 39 atesle hala yatiyor. Iyi haber mi oglus daha iyi ve ben de boyle atlattigimi umuyorum. Yeni yil planlari iptal ve bir kez daha her zamanki gibi saglik en onemlisi! Caninizi sikmak istemezdim ama hayat...

19.03.2008

Müzik,ben, anevrizma,gümbür gümbür hayat



Yaşamınızdan müzik eksik olmasın… 19.03.2008






Ben 5,5 ay önce hastalandım, hem de hiçbir zaman hastalanmayacağıma çok sağlıklı olduğuma inanırken. Sağ böbreğime giden arter damarım yırtıldı ve böbreğime yeterince kan gitmemesi sonucu yaklaşık %25’ ini kaybettim. 8 gece hastanede kaldım, bu olay tabi ki şansızlıktı ancak benim hayata bakışımı değiştirdi o yüzden bugün hastalığıma teşekkür ediyorum. Ben ki iğne olmaya bile tahammül edemez, kaçmak için her türlü şımarıklığı yaparken hastanede kaldığımda, kollarımda delinecek yer kalmamıştı, sonrasında her 15 günde, bazen her hafta kan aldırmak zorunda kaldım. Hala da çok hoşlanmıyorum ama şımarıklık yapmıyorum. Daha kötüsünü de yaşadım sağ kasık damarımdan girerek (hesapta uyuşturulmuştu ama yetmedi çok acıdı) anjiyo yapıldı. Böbreğimin damarlarında küçük bir kamera dolaştı. İlk iki gün buyunca teşhis konulamadı sürekli bir MR, bir ultrason bir röntgen için aşağıya gidiyordum her seferinde farklı bir ilaç veriliyordu ne olacağını bilememek, vücuduma sürekli müdahale edilmesi, korkularım beni küçülttü parmak kadar oldum ama şükrediyordum iyi ki hamileyken olmadı yoksa bebeğime bir şey olabilirdi tüm o morfinler, ilaçlar, ışınlar… Gene de şükrediyorum kalbime yada beynime olsaydı bu anevrizma, o zaman hem sonuçları daha ağır olacaktı hem de yaşanacak olanlar. Belki de beni ziyarete gelecekti insanlar bir demet çiçekle ve helva yiyeceklerdi :)
Böbrek arteri anevrizması çok ender oluyormuş. İstanbul’da Amerikan Hastanesi’nde 4 senede ikinci hastaydım. Fransa’da ise gittiğim hastanede 7. vakayım ve tıp literatürüne bu numarayla geçtim artık derslerde gösterileceğim J Eh bana da böyle bir hastalık yakışırdı atipik. Bu hastalık genellikle beyin arterlerinde ve kalpte oluyormuş. Ben şanslıyım. Burada Nermin Hanım olsa “Allah insana önce eşeğini kaybettirir sonra buldururmuş” sevinesin diye derdi. Bu hastalık kaza yada yüksek tansiyon hastalarında olurmuş ben de neden olduğu bilinmiyor çeşitli teoriler var sağ böbreğime giden damarım V şeklinde açılı, diyafram askısı oraya baskı yapıyor ve eğildiğimde patlatmış olabilir teorisi herhalde gerçeğe en yakın olanı. Çünkü o korkunç ağrı oğlumu almak için eğildikten sonra başlamıştı öyle bir ağrı ki beni soğuk soğuk terletti ve titretti ağrı kesiciler bana mısın demedi morfinle rahatladım. Bana sorarsanız stresten oldu.

12 yaşında yazları çalışmaya başladım, sonrasında kendimi bildim bileli çalıştım. 10 sene avukatlık yaptım bunun 7,5 senesi bağımsız kendi büromdaydı. Bu kadar yıpratıcı, nankör bir yandan da zevkli (sadece dava kazanıldığında 2 saniye kadar) ancak tamamıyla hayallerimden farklı (yani kimse adalet savaşçısı filan olmuyor) bir meslek yok herhalde. Hamilelik süresince ve oğlumu büyütürken hep çalıştım, çok yoruldum, çok sıkıldım ve çok stres yaşadım sonunda patladım. Hastalık öncesi son üç ayımda çok sıkıntılı geçmişti, stresten patlamak üzereydim ve Allahçım devam edemeyeceğim, bana güç ver yapamayacağım, artık yapamıyorum bir şey olsun diye dua etmiştim, o şey oldu ne istediğimize dikkat etmek lazım :)

Oğlumdan 20 ay boyunca sadece 1 gece iş için ayrı kalmışken onu 8 gün göremedim, hastaneye getirilmesini de istemedim, o bu ortamı görmesin psikolojisi etkilenmesin, mikrop filan kapmasın diye hem de görünce ağlayacaktım o ise ne olduğunu anlamayacak korkacaktı ama tabi çok özledim. Bir arkadaşıma göre bu kadar hayattan korumaya çalışmak doğru değil ve zannederim haklı…Çünkü hayat gümbür gümbür ve her şey biz insanlar için, ne kadar çevrenizdekileri anlasanız empati yapsanız da başınıza gelince yaşanan tecrübe ve sonrasında hissettikleriniz çok farklı.

Gelelim bu yazının yazılma sebebi müziğe, ben hastalık sonrası hastalığı kabullenmekte yaşadığım güçlükle, acılar, hastalığın sonuçları ve tedavi süresinde olabilecek kötü sonuçları düşünüp depresyona girdim. Kullandığım ilaç vücutta kanamalara yol açıp başka bir organın kaybedilmesine yol açabilirdi. Böbreğimin tamamını ölebilirdi. Müzik dinlemeye tahammül edemiyordum, film yada televizyon seyredemiyordum, konsantre olamıyordum. Hastanedeyken ve sonrasında ölecekmişim gibi geldi hem hastalığa çok hazırlıksızdım hem de ölme fikrine, daha minik oğlum var onun büyümesini göreceğim. Ben yıllarca hiçbir şeyden korkmayan yada korkmadığını sanan biri olarak annemin tüm korkularıyla dalga geçtim ve sonunda ondan beter oldum ve gördüğünüz gibi her şeyi ayrıca abarttığımdan metanetten sınıfta kaldım. 0 Metanet 10 çocukluk…Annem borçlu olduğum özürü onu ilk gördüğümde kocaman öperek gerçekleştireceğim.

Gerçekten kolesterolüm arttı, kilom arttı karaciğerim büyüdü ancak tüm bu olumsuzluklar beni kendime getirdi. Asla kilo verebileceğime inanamaz hayatımı böyle tombik tombik tamamlamayı kabul etmişken bu fikrimi değiştirdim ve 11 kilo verdim, her yere arabayla giderken ve 5 dakikalık yürüyüşte nefes nefese kalırken yürümeye başladım şimdi problemsiz 4-5 sat yürüyebiliyorum. Kilolarımın her gramımı hissederek verdim. Önceliklerim değişti oğlum, eşim sonra ben sıralaması ben, oğlum,eşim ve diğerleri olarak değiştirdim…O çok sevdiğim erkeklere ben iyi olmazsam yardım edemem. Oğlum haftada üç gün “anne yardımcısına” gidiyor artık, annemin tüm itirazlarına “zavallı çocuk” sızlanmalarına rağmen, çünkü zaten önceleri hastalık nedeniyle oğlumu kucağıma alamıyordum, eğilip kalkamıyordum, onunla oynayamıyordum ve bu bakıcı işi canımı sıkıyordu çünkü oğlumu ben büyütmek istiyordum. Şimdi devlet kontrolünde sertifikalı bu “bakıcı hanım” fransızcasının çevirisi “anne yardımcısı” oğluma benden daha çok yardım etti. Sadece onunla ilgilendi, oynadı bende Leonardo’nun yokluğunda kendimi iyileştirdim ve onunla oynayabilmeye, eğilip kalkabilmeye başladım.


Sonrası yavaş yavaş geldi önce televizyon seyretmeye, sonra kitap okuyabilmeye, sonra daha iyi hissetmeye, hobilerime ve sonunda bir sabah radyoyu açıp müziği dinleyip dans etmeye başladım. Hayatı içime çektim, yaşadığım oğlum yanımda olduğu için şükrettim ve müziğin sesini biraz daha açtım. Beni her konuda destekleyen bu farklı kültürün insanı kocama, iyi huylu oğluma müteşekkirim.
Hayatınızdan müzik eksik olmasın, hayatın tüm notlarını doya doya yaşayın, dinleyin, seyredin, okuyun, sevdiğiniz ne varsa yapın asla ertelemeyin, hissedin çünkü bu hayatı bir kere yaşayacağız ve bazen en normal şeyleri yapabilmek bile zor olabilecek, bu anların hiç gelmemesini umut ederek olduğunuz yere, sahip olduklarınıza şükredin. Size sevgilerimi yolluyorum ve sıkı sıkı sarılıyorum. Daha ciddi hastalıkları olan insanlara metanet ve kolaylıklar diliyorum onlar içinde dua eden biri var burada…

LinkWithin

Blog Widget by LinkWithin