Sürekli seçimler yapıyoruz hayatımızda ne kadarı özgür irade ile tartışılır. Korunaklı geri çekile çekile bir avuç kalmış serbest alanımızda kaybetme korkusuyla yapılan özgür seçimler !!! Yaşadığımız tecrübelerin olumsuz sonuçları bizi daha da korkak yapıyor. Kaybetme, kırılma, kırma, üzülme, fırtınalara karşı ayakta kalabilme korkuları. Oysa her sonuç kötü olmuyor ancak sadece kötülerin derin izleri kalıyor. Bu noktada korkaklarda kabulümdür bende korkağım. Sadece gözden çıkarılan tarafsanız acıtır ama çoğu zamanda daha fazla acıtılmanın önlemidir. Yıllarca kendimizi oluştururuz, okuruz, seyrederiz, etkileniriz, yazarız, ağlarız, güleriz, çocuğumuz olur, sevgililerimiz ve nihayetinde eşimiz. Huzurumuzu da buluruz çünkü vazgeçeriz, risk almaktan ve beklentilerden vazgeçince sukünet kaçınılmaz. Bu rehavetin içinde gün gelir bir rüzgar sizi bulur hafif meltem, geçmişten unuttuğunuz, derinlerde kalmış, şaşırırsınız, hatırlarsınız yavaşça, rüzgar tırmanır, beslenme aynı kaynaklardan gerçekleşmiştir hayret edersiniz bu derece paralelliğe, dostluğa, iletişime, rüzgar yükselir, kreşendo, orda o anın sessizliği ve derinliğinde bir seçim yapmanız gerekir özgür iradenizle, tek dişi kalmış, hırpalanmış, kuyuya kapattığınız iradenizle, rüzgara dayanamayan cılız ateşinizle... Korkmayın cılız bir ateşi söndürmek kontrolsüz yangınları söndürmekten kolaydır, yeğdir. Dönün yine kitaplarınıza, hüzünlü ağıt müziklerinize, ilgilerinize kimsenin ilgilenmediği ve beklemeye devam edin bir gün küllerinizden yeniden doğmaya...Belki sadece 24 yıl daha beklersiniz nedir ki sadece bir ömür...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder